![]() |
||||
ŞERİATTE MİRAS HUKUKU Nisa-11. Allah size, çocuklarınız hakkında, erkeğe, kadının payının iki misli (miras vermenizi) emreder. (Çocuklar) ikiden fazla kadın iseler, ölünün bıraktığının üçte ikisi onlarındır. Eğer yalnız bir kadınsa yarısı onundur. Ölenin çocuğu varsa, ana-babasından her birinin mirastan altıda bir hissesi vardır. Eğer çocuğu yok da ana-babası ona vâris olmuş ise, anasına üçte bir (düşer). Eğer ölenin kardeşleri varsa, anasına altıda bir (düşer. Bütün bu paylar ölenin) yapacağı vasiyetten ve borçtan sonradır. Babalarınız ve oğullarınızdan hangisinin size, fayda bakımından daha yakın olduğunu bilemezsiniz. Bunlar Allah tarafından konmuş farzlardır (paylardır). Şüphesiz Allah ilim ve hikmet sahibidir.
Nisa-12. Yapacakları vasiyetten ve borçtan sonra eşlerinizin, eğer çocukları yoksa, bıraktıklarının yarısı sizindir. Çocukları varsa bıraktıklarının dörtte biri sizindir. Çocuğunuz yoksa, sizin de, yapacağınız vasiyetten ve borçtan sonra, bıraktığınızın dörtte biri onlarındır (zevcelerinizindir). Çocuğunuz varsa, bıraktığınızın sekizde biri onlarındır (zevcelerinizindir). Eğer bir erkek veya kadının, anababası ve çocukları bulunmadığı halde (kelâle şeklinde) malı mirasçılara kalırsa ve bir erkek yahut bir kızkardeşi varsa, her birine altıda bir düşer. Bundan fazla iseler üçte bire ortaktırlar. (Bu taksim) yapılacak vasiyetten ve borçtan sonra, kimse zarara uğramaksızın (yapılacak)tır. Bunlar Allah’tan size vasiyettir. Allah her şeyi hakkıyle bilendir, halîmdir.
Üç kız evlada mirasın 2/3′ü, ana ve babanın her birine 1/6, karısına 1/8 kalacaktır. Bu durumu, matematiksel olarak hesaplarsak: (2/3)+(1/6)+(1/6)+(1/8 )= 27/24 = 1,125 bulunur! (Halbuki 1,0 olması gerekirdi!..) Bu sonuç Kur’an’da verilen oranların hatalı olduğunu göstermektedir. Çünkü mirasın %112,5 u mirasçılara dağıtılamaz. Böyle %100′ün üstünde bir dağıtım yapmak imkansızdır. ÖRNEK: Adam ölüyor. Geride kalan varisler şunlar; eşi, 3 kız çocuğu, annesi ve babası.. Buna göre miras dağıtım oranları Nisa suresi 11. ve 12. ayetin de şöyle bildirilmiştir: Kız çocuklarına mirasın 2/3 ü ———————————— Adamın kalan mirasını 120 milyar farzedelim: 120 x 2/3 = 80 çocuklara Eğer eş de almış olsa; Ortada ise 120 milyar var. Eşe 1 kuruş dahi kalmadı. İşte bu, Kur’an ayetlerinin hatalı olduğunu gösterir. Halife Ömer’in Hataya Karşı Avl Yöntemi: Bu hatayı düzeltmek için Ömer “avl”, “avliye” olarak adlandırılan basit bir yöntem geliştirdi. Bu yöntem allah’ın verdiği oranlardan yola çıkıp bir noktada ufak bir değişiklik yaparak oranların tümünü değiştiren ve toplamı %100 olacak yeni oranlar elde eden bir yöntemdir… Günümüzde İslam hukuku miras konusunda bu yöntemi esas alır. Avl yöntemiyle bir anlamda Kur’an ayetlerinin dışına çıkılmakta ve Kur’an’a göre şeriat uyguladıklarını söyleyenler, mecbur kalarak kendi uydurdukları hüküm ve yöntemi kullanmaktadırlar. Avl yöntemi ile şu yol izlenir : 27/24 oranında payda 27′ye yükseltilerek 27/27 = 1 oranına ulaşılır. Böylece varislerin yeni oranları; Üç kızın toplam payı: 2/3 = 16/24 yerine 16/27 olacak şekilde değiştirilmiş olur. Yani matematik olarak yanlış olan, ama çaresiz ve zorunlu kalınarak hileli bir yöntemle oranlar değiştirilmek suretiyle paylaşımın sağlanması yoluna gidilmiştir. Görüldüğü gibi ayetlerde belirtilen oranların kullanımı mümkün olmadığı için bu oranlar değiştirilmiştir ve başka oranlar kullanılmaktadır. Böyle basit bir dört işlem hatasının, her harfi, her kelimesi Allah sözü olduğu bildirilen Kur’an’da yer alması, Allah gibi kusursuz bir varlığın hatası olmasa gerek. O halde, bu hatanın sebebi ne olabilir dersiniz? Bu, Kur’an’ı Muhammed’in uydurduğunun en önemli delili midir? Bu hata şimdiye kadar izah edilememiş, mantıklı, bilimsel bir yanıt verilememiştir. Diğer çelişkiler “müphemdi, müteşabihdi ” diyerek, kelimeleri çarpıtarak, tahrif ederek, yanlış bilgiler verip demagoji yaparak bir şekilde geçiştirilebilir. Ancak Matematik laf değil, işlem ister. Matematik de mecazilik, müteşabihlik sökmez. Nitekim Halife Ömer’de sökmediğini görmüş ve Avl denilen aldatma yöntemi uygulamıştır. Bu ayetlerdeki hatayı anlayanlar ve çözüm bulamayanlar ama hala Kur’an’ı Muhammed’in uydurmadığını düşünenler aşağıdaki soruları yanıtlamaya çalışmalıdırlar. Çünkü ana-babadan alınmış, hazıra konulmuş imanın tazelenmesi ve sorgulanması gerekir. Gördüğü yanlışlara rağmen imanında direnmek imansızlıktan daha kötüdür. Eğer Tanrıya inanıyorsanız ve bilen, gören, işiten, hesap soransa Tanrı, sahte imanları da, gerçek imanları da iyi bilmesi gerekir. Aldatılamaz, kandırılamaz. Kendisini alet ederek dünya menfaatleri elde edenlerden de, yanlışı göre göre, bile bile onların peşinden gidenlerden de hesap sormasını iyi bilir.
Müslümanlara Sorular:
1- Muhammed hazretleri vahyi mi yanlış anlamıştır? |
|
|||
![]() |